596
  • serpil

Yarım Milyar İnsan İşsizlik Kıskacında

Dünyada 188 milyon işsiz var. Ayrıca 165 milyon kişi yeterli düzeyde ücret alabildiği bir işe sahip değil. 120 milyon insan ise iş aramaktan ümidini kesmiş. İşsizlikten dünya çapında 470 milyon insan etkileniyor

Geçtiğimiz hafta Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) tarafından yayınlanan Dünyada İstihdam ve Sosyal Görünüm 2020 raporuna göre, insana yakışır iş eksikliği, artan işsizlik ve devam eden eşitsizlik, insanların çalışarak daha iyi yaşam kurmalarını gittikçe zorlaştırıyor. Çalışma yaşamında bir türlü azalmayan ve önemli düzeylerde seyreden eşitsizlikler ve dışlanma, insanların insana yakışır iş ve daha iyi gelecek bulmalarının önünde engel oluşturuyor. Bu durum, sosyal uyum açısından büyük ve endişe verici sonuçlara yol açabilir.

Rapor, aynı zamanda, yarım milyar insanın, çalışmayı arzu ettiklerinden daha kısa sürelerde ücretli işlerde çalıştıklarını veya ücretli işlere yeterince erişemediklerini gösteriyor.

2.5 milyon artacak

ILO raporu, işsizlik, işgücünden eksik yararlanma, çalışan yoksulluğu, gelir eşitsizliği, emeğin gelir payı ve insanları insana yakışır işlerden dışlayan faktörler dahil olmak üzere, küresel işgücü piyasasına ilişkin temel sorunlarını analiz ediyor. Rapora göre, son dokuz yılda genel olarak aynı düzeyde kalmış olan küresel işsizliğin 2020’de yaklaşık 2.5 milyon kadar artacağı tahmin ediliyor. Bu durumun sebebi, küresel ekonomik büyümenin yavaşlaması nedeniyle küresel işgücündeki artışa karşılık, işgücü piyasasına yeni girenleri istihdam etmeye yetecek düzeyde yeni iş yaratılamayacak olması. Özellikle imalat sektöründeki yavaşlama dikkat çekici. Ticaret savaşlarının ve jeopolitik gerginliklerin devam edeceği de düşünülürse, küresel ekonomi için istihdam belirsizliğinden söz etmek mümkün.

Rapora göre, işgücü arz ve talebi arasındaki uyumsuzluk, işsizliğin ötesine geçerek daha geniş çaplı bir probleme dönüşüyor. Dünyada 188 milyon işsiz insana ek olarak, 165 milyon insan da yeterli düzeyde ücretli işe sahip değil. Dahası, 120 milyon insan da ya aktif olarak iş aramayı bırakmış durumda veya bir şekilde işgücü piyasasına erişemiyor. Bu durumdan, dünyada 470 milyon insan etkileniyor.

Çözüm basit

İşgücünden yeterince yararlanamama ve düşük kaliteli işler, ekonomi ve toplum açısından büyük bir ‘yetenek kaybı’ yaşanmasına neden oluyor. Bu sorunun üstesinden nasıl gelebiliriz?

Raporun baş yazarı Kühn’e göre, işgücü piyasası eşitsizliklerini ve insana yakışır işe erişim açıklarını giderebilirsek, sürdürebilir ve kapsayıcı kalkınmanın yolunu bulabiliriz. Aslında formül basit ancak ne yazık ki uygulaması oldukça zor.

Eşitsizliklerin etkisi derinleşiyor

Raporda ele alınan konulardan biri de işgücü piyasasındaki eşitsizlikler… ILO’nun yeni veri ve tahminlerine göre, küresel çapta gelir eşitsizliği, başta gelişmekte olan ülkeler olmak üzere, sanıldığından çok daha yüksek düzeyde. ILO verilerine göre, küresel düzeyde diğer üretim faktörlerine kıyasla ulusal gelirde emeğin payı 2004 ila 2017 yılları arasında yüzde 54’ten yüzde 51’e gerilemiş durumda. Ekonomik açıdan anlamlı olan bu düşüş, Avrupa, Orta Asya ve Amerika kıtalarındaysa daha belirgin.

Cinsiyet eşitsizliği hâkim

ILO raporu, modern işgücü piyasalarının cinsiyet eşitsizliği ile karakterize olmaya devam ettiğini gösteriyor. 2019 yılında küresel düzeyde kadınların işgücüne katılma oranı yüzde 47.

Buna karşılık, erkeklerinki yüzde 74 düzeyinde. Üstelik, istihdama erişimde cinsiyet eşitsizliklerinde bölgesel farklılıklar çok belirgin.

İstihdama erişimin yanı sıra, iş kalitesine ilişkin cinsiyet eşitsizlikleri de devam ediyor. Bu durum, kadınların işgücü piyasasında önemli ilerlemeler kaydettiği bölgelerde dahi geçerli. Örneğin, Latin Amerika ve Karayipler’de kadınların ortalama eğitim düzeylerinin erkeklerinkinden daha yüksek olmasına karşılık, söz konusu bölgedeki kadınların hâlâ saat başına yüzde 17 daha az kazandıkları görülüyor.

Gençler için fırsatlar sınırlı

Küresel işgücü piyasasında görülen eşitsizliklerin bir diğer bileşeni yaş. Dünya genelinde 15-24 yaş grubunda yer alan 267 milyon genç ne eğitimde ne istihdamda…

Dahası, bu rakamdan daha fazlası da standardın altındaki çalışma koşullarına razı oluyor. ILO verilerine göre, örneğin Afrika’da kayıt dışılık genç işçilerin yüzde 95’ini etkiliyor.

Bununla birlikte, genç işgücü mevcut işlerin kalitesindeki düşüş ve geçici istihdamın gençler arasında yaygınlaşması açısından Avrupa ve Orta Asya’da da önemli işgücü piyasası zorluklarıyla karşı karşıya.

Söz konusu olumsuz tablo hem bireylerin fırsatlarının hem de genel ekonomik büyümenin sınırlanmasına neden oluyor.

Çalışan nüfusun beşte biri yoksul

Raporda, orta düzeyde veya aşırı çalışan yoksulluğunun, 2020 2021 döneminde gelişmekte olan ülkelerde artacağı öngörülüyor. Çalışan yoksulluğu, satın alma gücü paritesiyle günde 3.20 ABD Doları’ndan daha düşük gelir elde eden kişileri tanımlıyor. söz konusu durum, günümüzde 630 milyondan fazla çalışanı, başka bir ifadeyle küresel düzeyde istihdamdaki nüfusun beşte birini etkiliyor.

(Milliyet Gazetesi | 29.01.2020)











Sponsorlu Bağlantı


Diğer Yazılar